İletişim bir sorumluluktur.
Dışarının olumsuzluğunu eve taşımamak bir sorumluluktur.
Ailede istişare etmek bir sorumluluktur.
Birbirinin yaşam alanına saygılı olmak sorumluluktur.
Güler yüzlü, nazik, güven verici ve doğru sözlü olmak sorumluluktur.
Olumlu düşünmek, güzel görmek, zorlaştırmayıp kolaylaştırmak sorumluluktur.
İnsan öncelikle kendini iyi bilmeli, sınırlarının farkında olarak yaşamalıdır. Nelere yetkin olduğunu, zaaflarını ve geliştirilebilir yanlarını bilip tanıyan mümin insan, kurduğu aile hayatında da önce eşini sonra çocuklarını tanıyabilecektir.
Rabbimiz, birbirimizi tanıyıp kaynaşmamız için bizi, bize benzeyen ama bambaşka mizaçlarda olan insanlarla bir arada yaşatmaktadır. Annemiz, babamız, kardeşimiz, eşimiz ve evlatlarımız… Her biri, eşsiz varlıklardır.
Birlikte yaşama kurallarının başında sevgi, saygı, sabır, iletişim, empati, anlayış, fedakârlık gibi hususlar gelmektedir. Özelde evlilik hayatımızda ise temel hususlara ilaveten teşekkür etmeyi, özür dilemeyi bilmek ve uygulamak önemlidir. Zira Allah (c.c.) ile kul arasındaki şükür ve tövbe münasebeti ne kadar önemli ise, insan ilişkilerinin teşekkür ve özür dengesi de o kadar önemlidir.
Peygamberimiz (s.a.s.) “İnsanlara teşekkür etmeyen Allah’a da şükretmez” (Tirmizî, Birr, 35) buyurmaktadır. Hayırlı insan, kendisine bahşedilen nimetlere şükür, bilhassa eşinin ve aile fertlerinin yaptıkları küçük büyük iyiliklere teşekkür edebilendir.
Peygamber Efendimiz’in birçok hususta sorumluluk aldığını, eşlerine ve çocuklarına karşı sevgi dolu bir baba, anlayışlı ve aynı zamanda ev işi yapan bir eş olduğunu görüyoruz.
Tarih boyunca toplumumuzda hak ve sorumluluk konusuna bakıldığında, sorumluluk sahibi kimselerin övüldüğü, sevildiği görülmektedir. Vazife her zaman ilk sıradadır. Aynı durum ailedeki görev paylaşımında da böyledir. Paylaşılan sorumluluklar yerine getirilmediğinde haksızlık meydana gelir, ve bütün bireyler bundan etkilenir. Layığı ile yerine getirilen görevler ise diğer kimseler için de örnek teşkil ederek halka halka yayılan bir iyiliğe dönüşür.
İslam, aile hayatında kadına ve erkeğe vazifeler yükler. İslam için kadın da erkek de eşdeğer ve birbirlerine Allah’ın emanetleridir. Emanet ise bize ait olmayan fakat korunup kollanması gerekli olandır. İslam’ın aile hayatına dair en önemli ilkesi, işte bu emanet ilkesidir. Peygamber Efendimiz, “Bakmakla yükümlü olduğu kimseleri ihmal etmesi, kişiye günah olarak yeter.” (Ebû Dâvûd, Zekât, 45) buyurmuştur.
* Nimet Keseli Ustabaşı