TÜRKİYE-FRANSA İLE İLGİLİ ÖLÜM SONRASI RESMİ İŞLEMLER

Fransa’da vefat eden Türk vatandaşı yakınlarının yerine getirmesi gereken resmi ve hukuki işlemler

 

Fransız makam ve kuruluşlarında yapılması gereken işlemler:

Bir Türkiye vatandaşının Fransa sınırları içerisinde vefat etmesi durumunda, varsa Fransa’da bulunan, yakınlarının yapması gereken öncelikli işlem ölüm belgesi edinmektir.

Ölüm evde gerçekleşmiş ise; yerel aile doktoru ile iletişime geçilmeli eğer yerel doktor bilinmiyor ise 112 veya 15 numaralı telefon aranarak bilgi verilmelidir. Bunun üzerine ilgili doktor ölüm belgesini (certificat de deces) düzenleyerek müteveffanın yakınlarına teslim edecektir.

Ölüm olayı hastanede gerçekleşmiş ise; vefat edenin yakınları hastane doktorundan ölüm belgesini talep edebileceklerdir. Şüpheli ölüm ve intihar hallerinde 112 veya 17 numaralı telefonlar aranarak yerel polise bilgi verilmeli, ilgili doktorun incelemesi sonucu eğer soruşturma gerektiren bir hal yok ise ve ölüm doğal yollarla gerçekleşmiş ise doktor ölüm belgesini düzenler.

Ölüm kamusal bir alanda gerçekleşmiş yahut cinayet şüphesi var ise ölüm belgesi kamu savcısının araştırması sonucu düzenlenecektir.

Ölüm, defin ve nakil işlemleri için yerel veya ulusal dini bir organizasyon veya defin servisi bulunuyorsa vefat eden yakınları ilgili kuruluş ve şirketleri bilgilendirerek cenaze nakil ve defin işlemleri için yardım ve danışmanlık alabilirler. Her halde vefat edenin aile fertleri veya yakını Diyanet İşler Türk İslam Birliği (DİTİB) merkezini arayarak cenaze işlemleri için yardım ve bilgi alabilirler. DİTİB ile irtibata geçmeden önce aşağıdaki evraklar hazır edilmelidir.

 

– Vefat edenin pasaportu

– Vefat edenin nüfus cüzdanı

– Vefat eden evli ise uluslar arası evlenme cüzdanı ( Türkçe ise Fransızca tercümesi)

– Ölüm raporu

 

İkametgâhı Fransa’da bulunan veya Fransa vatandaşlığı bulunan Türkler için ölüm raporu, vefat edenin akrabası veya kanuni temsilcileri tarafından nüfus kayıt güncellemesi gereğiyle 24 saat içerisinde yerel belediyeye (Mairie) bildirilmelidir. Vefat hastane, huzurevi, hapishane benzeri bir kuruluşta gerçekleşmiş ise kuruluş bildirimi resen yapmaktadır.

Bildirim için gerekli evraklar:

  • Ölümü bildiren müteveffa ile bağlantısını kanıtlayan kimlik benzeri belge,
  • Vefat edenin kimlik tespiti için gereken bir belge (kimlik, evlilik cüzdanı, doğum sertifikası vs.)
  • Doktor veya polis tarafından düzenlenmiş ölüm raporu.

Vefat sonrası nüfus kaydı bildiri dışında müteveffanın yakınlarının bildirimde bulunması gereken kuruluşlar olabilir. İlk olarak vefat ile ortaya çıkabilecek masraf ve tazminatlar için ilgili sosyal sigorta kurumuna ve var ise bireysel emeklilik, hayat sigortası sigorta kuruluşuna bildirim yapılmalıdır.

Müteveffanın vefat öncesi çalıştığı kuruma/işverene(48 saat), iş yaptığı bankasına, araç kaydı güncellemesi için ilgili tescil kurumuna, kirada oturuyorsa ev sahibine vefat durumu ve tarihi bildirilmelidir. Ortak kullanılan banka hesapları vefat edenin yakınları tarafından kullanılmaya devam edilebilir. Vefat eden adına yapılmış abonelikler ( telefon, internet, dergi) ve sigortalar (ev, araba) bilgilendirilmelidir.

Fransa’da bulunan taşınmazlara Fransız hukuk uygulanır. Vefat sonrası veraset ilamı alınması, mirasçıların belirlenmesi, terekenin tespiti ve vergi ve intikal işlemleri için öncelikle noterlik muamelesine başvurulması gerekmektedir. Vefat edenin ikamet bölgesine bağlı noterlik tarafından varislerin belirlenmesi, var ise vasiyetnamenin açılması, intikal için terekenin tespiti işlemleri yapılır.

Terekenin tespiti için murisin bütün maddi değere sahip menkul, gayrimenkul malları bildirilmelidir. Taşınmaz ve araç bilgileri, banka dökümü, birikim bilgileri, fatura ve borç bilgileri, aktifler ve pasifler, üstlenmeler, bağış niteliğindeki işlemler, şirket ortaklıkları, borsa iştirakleri, ticari defterler, kısa ve uzun vadeli taahhütler ve alım-satım işlemleri murisin yakınları tarafından eksiksiz bir biçimde bildirilmelidir. Bu bilgiler murisin yakınları tarafından ilgili kamu/özel kurum ve kuruluşlara yapılacak bildirime istinaden elde edilmelidir. Fransız hukuku terekenin tespiti işlemi sonrası intikal yapılabilmesi için murisin mal varlığının vergi borçlarının giderilmesini şart koşmaktadır. Bu nedenle terekenin tespiti önem arz etmektedir.

Fransa Noterlik işlem tarifesi:

https://www.notaires.fr/en/notaire/notaires-fees

Fransız hukukunda terekenin tespiti ve vergi ve intikal ödemeleri için kanuni süre 6 ay Fransa’da vefat etmeyenler için 12 aydır. Bu süre hak düşürücü olmamakla beraber ödenmeyen her ay için % 0.20 faiz yaptırımı uygulanmaktadır.

Vasiyetnamenin bulunduğu durumlarda vasiyetnameyi elinde bulunduran, haberdar olan bunu bildirmekle yükümlüdür. Vasiyetnamenin olmadığı durumlarda miras kanun tarafından belirlenen oranlara göre taksim edilir. Taraflar noterde terekenin tespiti ve verginin ödenmesi işlemleri sonrasında aralarında miras sözleşmesi yaparak mal paylaşımı yapabilirler. Taraflar arasında uyuşmazlık olması durumunda mahkeme yolu açıktır.

İkametgâhının Fransa’da olmasına bakılmaksızın yaşam, eğitim, ticaret vb. sebeple Fransa devleti sınırları içerisinde vefat etmiş Türk vatandaşlarının vefatı halinde bildirim, defin, nakil ve diğer hususlar için öncelikli olarak ilgili Türk resmi makamları ile iletişime geçilmesi gerekmektedir.

 

Fransa’da vefat eden Türk vatandaşların defin işlemleri veya Türkiye’ye nakil işlemleri için DİTİB ve Dışişleri Bakanlığı Konsolosluk İşlemleri sayfalarında prosedürler ve resmi işlemler için bilgi alınabilir.

https://ditibstrasbourg.fr/cenaze-fonu/bilinmesi-gereken-hususlar/

https://www.konsolosluk.gov.tr/Procedure/ShowProcedure/8

 

TÜRK RESMİ KURUM VE KURULUŞLARINDA YAPILMASI GEREKEN RESMİ VE HUKUKİ İŞLEMLER

 

1-Ölüm belgesi ve nüfus kaydı güncellemesi

Yurtdışında vefat eden Türk vatandaşlarının ölüm olaylarının Nüfus Müdürlüğü’ne bildirilmesinde ilke ve yetki olarak ölüm olayının gerçekleştiği yerin bağlı olduğu Dış Temsilcilik sorumludur. Gerekli bilgi ve belgelerin vefat edenin yakınları tarafından Dış Temsilciliğe iletilmesini takiben 10 gün içerisinde Dış Temsilcilik ölüm olayını Nüfus Müdürlüğüne iletmektedir.

Bununla birlikte cenazenin Türkiye’de nakledileceği durumlarda defin işlemi aciliyet gerektirdiği için ölüm tescili başvuruları, sadece ölüm olayını gerçekleştiği bölgedeki Dış Temsilciliğe değil; görev bölgesi ayrımı olmaksızın ölümün gerçekleştiği ülkede bulunan tüm Dış Temsilciliklere yapılabilir.

Vefat olayının Türkiye’de gerçekleşmesi durumunda;

  • Vefat evde gerçekleşmiş ise, vefat edenin bağlı bulunduğu aile hekimliğine veya sağlık ocağına başvurulmalıdır.
  • Vefat resmi bir sağlık kuruluşunda gerçekleşmiş ise veya resmi sağlık kurumuna getirilmiş ise ölüm belgesi o sağlık kurumu tarafından düzenlenir ve kurumun müdürü ile baştabibi tarafından tasdik edilir.
  • Vefat özel bir sağlık kuruluşunda gerçekleşmiş ise orada bulunan doktor tarafından düzenlenen belge belediyede görevli doktor, mevcut değil ise toplum sağlığı merkezi tabibi veya aile hekimi tarafından tasdik edilmelidir.

Halk sağlığı müdürlüğüne başvurunuzu takibe n10 gün içerisinde ölüm olayı nüfus müdürlüğüne resen bildirilir. Müracaat esnasında ölen kişinin nüfus cüzdanı aslı (yok e-devlet üzerinden çıkarılacak nüfus kayıt bilgileri) hazır bulundurulmalıdır.

 

2- Mirasçılık belgesi alınması

Vefat sonrası müteveffanın yasal varisleri bildirim, miras, vergi, intikal vb. hak ve işlemler için öncelikle veraset ilamı (mirasçılık belgesi) almalıdırlar. Bir kimsenin ölümü üzerine mevcut mal varlığının yasal mirasçılarına intikal etmesine veraset denir. Veraset ilamı miras bırakanın mirasçılarının kimler olduğunu ve yasal paylarını gösteren belgedir. Veraset ilamı almak için tüm mirasçıların birlikte başvurmasına gerek yoktur.

Veraset ilamı 2 şekilde alınabilir;

  • Sulh Hukuk Mahkemesi: Mirasçılardan birinin veya miras bırakanın son yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından; ölüm belgesi, Nüfus kayıt örneği ve veraset ilamı isteme dilekçesi sunulması üzerine verilmektedir. Hasımsız olarak alınan veraset ilamının geçersizliği her zaman ileri sürülebilir. Mahkeme ve noter tarafından düzenlenmiş bir vasiyetname olması durumunda nüfus müdürlüğü vasiyetnamenin açılmasını mahkemeye iletir. Mahkeme veya noterde düzenlenmemiş taraflarca bilinen bir vasiyetname var ise hak sahipleri vasiyetnamenin açılması için mahkemeye başvurmalıdırlar. Ancak hak sahipleri tarafından vasiyetnamenin varlığı bilinmiyorsa, vasiyetname noter veya mahkeme kanalıyla yapılmadıysa vasiyetname bulunduğunu iddia eden kişi veraset ilamının iptali davası açabilir. Veraset ilamı iptal davası ise ölen kişinin son yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır.

 

  • Noterlik: Veraset ilamı nüfus cüzdanı ibraz edilmek üzere noterler tarafından da verilmektedir. Mirasçılar ölüm raporu, nüfus kayıt örneği ve yazılacak dilekçe ile veraset ilamı alabilirler. Ancak mirasçılık belgesinde bulunan kayıtlarda bir ihtilaf, tutarsızlık veya bilirkişi tarafından tespiti gereken bir durum; (örneğin; Mirasçılar arasında Türk vatandaşı olmayan birinin bulunması, kapalı kayıt, nüfus kaydı eksikliği, kapsamlı ve detaylı tereke) var ise noter veraset ilamı vermekten kaçınabilir. Bu durumda yetkili Sulh Hukuk Mahkemesine başvurularak veraset ilamı alınmalıdır. Veraset ilamı için noterlik işlemi ücreti 2021 yılı için asgari 224 TL’dir.

E-devlet üzerinden vasiyetname ve veraset ilamı sorgusu yapılabilmektedir.

 

3- Malvarlığı tespiti ve vergi dairesine bildirim

Veraset ilamında ölen kişinin malvarlığı belirtilmez. Bu nedenle ölen kişinin yakınları müteveffanın malvarlığının tespiti ve vergi borçlarının ödenerek intikale elverişli olması için malvarlığı araştırması yapmalıdırlar. Öncelikli olarak vefat olayı, mirası reddetmemiş mirasçılardan biri tarafından Vergi Usul Kanunu 168. Madde uyarınca 1 ay içerisinde ilgili vergi dairesine bildirilmelidir. Fakat vergi kanunlarında hüküm bulunmayan hallerde ölüm dolayısıyla mirasçılara geçen ödevlerin yerine getirilmesinde bildirme ve beyanname verme sürelerine 3 ay ekleneceğinden ölümün vergi dairesine bildirim süresinin en fazla 4 ay olduğu söylenebilecektir.

Malvarlığı tespitinin esas nedeni, tüm mirasçıların taksime müsait malvarlıklarından haberdar olması ve mirasın mirasçılara intikali öncesinde malvarlığı üzerinde bulunan vergi borçlarının ödenmesidir. Bu sebeple mirasçılar öncelikle vefat edenin malvarlığı üzerinde bulunan mevcut borçlarını ödeyecek, sonrasında veraset ve intikal vergisi için Vergi Dairesine Veraset ve İntikal Beyannamesi vererek malvarlığını intikale elverişli hale getireceklerdir. Veraset ve İntikal Vergisinin uygulama alanı sadece Türkiye sınırları içerisinde intikal eden malladır. Ölen kişinin ikametgâhının Türkiye’de ve ölüm Türkiye’de gerçekleşmiş ise beyanname mükellefleri 4 ay içerisinde,

Ölen kişinin ikametgâhı Türkiye’de ve ölüm yabancı bir ülkede gerçekleşmiş ise 6 ay içerisinde,

Ölüm başka bir ülkede gerçekleşmiş ve mükellefler vefat edenin bulunduğu yerin dışında başka bir ülkede ise ölümü takip eden 8 ay içerisinde Veraset ve İntikal Beyanname Vergi Dairesine verilmelidir.

Malvarlığının tespit edilerek vergi dairesin ilişik kesmek için elde edilmesi gereken evraklar şunlardır;

  • Mirasçılık belgesi
  • Ölüm belgesi
  • Varsa vasiyetname veya miras sözleşmesi
  • Ölüm ve mirasçılık bildirimi

Bu bildirim formu veraset ve intikal vergisini tarha yetkili vergi dairesinden alınarak doldurulmalıdır.

  • Gayrimenkul: Vefat edenin üzerine kayıtlı bulunan gayrimenkullerin tapu fotokopisi veya tapu kaydı ile ilgili belediyenin emlak servisine giderek veraset ve intikal vergi dairesine verilmek üzere rayiç bedel yazısı alınmalı eğer kayıt üzerinde vergi borcu varsa ise bu borç ödenmelidir.
  • Araç: Menkul olarak araç veya otomobil olması durumunda ilgili Trafik Tescil müdürlüğüne yazı yazılmalıdır. Bu işleme gerek kalmadan noterde devir gerçekleştirilebilir. Araçların ruhsat fotokopiler beyannameye eklenip rayiç bedel tespitinde tsb.org.tr adresinde yer alan kasko değerleri dikkate alınması gerekir.
  • Ticari sermaye: Bilanço esasına göre defter tutanlar için ölüm tarihine evvel takvim yılı bilançosuna göre öz sermaye bulunarak ticari sermaye tespit edilir. Vefat eden işletme esasına göre defter tutuyorsa veya basit usulde vergilendiriliyorsa miras bırakanın ticari varlığı ticari sermaye olarak beyan edilir.
  • Banka: Murisin bankada bulunan parası için bankaya yazı yazılarak bilgi alınmalıdır. Döviz cinsinden paralar Beyannameye borsa rayici ile beyan edilmelidir. Borsa rayici olmaması durumunda ilgili Bakanlıkça tespit edilen o günün kuruna göre beyan edilir.

Mirasçılar isterse Veraset ve İntikal Vergisi murisin banka hesabında bulunan para ile ödeyebilir. Bunun için vergi dairesine yapılacak talep üzerine vergi dairesinin hazırladığı yazı elden bankaya ulaştırılarak hesaplanan toplam vergi miktarının ölen kişinin hesabından ayrılarak vergi dairesinin bildirdiği hesaba ödenmesine kara verilir.

  • Hisse senetleri: Ticari sermaye içerisinde bulunmasına bakılmaksızın borsaya kayıtlı ise, son üç yılı içerisinde borsada gördüğü en son işlem değerince, borsaya kayıtlı değil ise; üzerinde yazan değere göre beyan edilir.
  • Murisin ticari veya kişisel olarak tarafı olduğu borçları, borç ve sorumluluk yükleyen sözleşme, senet ve taahhütler bildirilmeli, Katma Değer, Özel Tüketim, cenaze masrafları, yabancı ülkede bulunan malvarlıklarının veraset ve intikalinde uygulanacak vergi borçları, üyelik ve aidat borçları hesaplanarak beyannamede belirtilmelidir.

Murisin malvarlığının kapsamını ve mahiyetini belirleme üzere yapılacak bu işlemler ve süreçler; terekenin tespiti, vergi, mevcutlar ve giderlerin hesaplanması ve intikalin gerçekleşmesi için ciddi öneme sahiptir.

 

4-Diğer bildirimler

Ölenin işvereninin yapması gereken bildirimler için işyerine durumu bildirmeyi, ölenin kendisi bir işverense ya da bir ticari bir işletmesi varsa ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müdürlüğüne, Meslek Odasına ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne, üye olduğu vakıf ve derneklere, imzaladığı sözleşmeler varsa (kira sözleşmesi, müteahhitlik firması ile inşaat sözleşmesi, vs) ilgili kişilere durumu bildirmelisiniz. Merhumun ardından ölüm aylığına hak kazanan kişiler ise SGK ya talepte bulunmalıdır.

5- Malvarlığı intikal işlemleri

Türk Miras Hukukunda mirasın intikali konusunda iki ana ilke bulunmaktadır.

Kendiliğinden iktisap ilkesi mirasçıya terekeyi herhangi bir irade açıklaması veya kamusal işleme ihtiyaç duyulmaksızın kazanmasına imkân verirken aynı zamanda terekenin sahipsiz kalmamasını sağlamaktadır.

Külli halefiyet ilkesi ise terekenin mirasçılar tarafından bir bütün olarak ve terekede mevcut her bir hakkın devrinin kanunda yer alan özel şartlar uygulanmadan iktisap edilmesini ve her bir hakkın tüm mirasçılar tarafından elde edilerek eşitliğin korunmasını sağlar.  Bu iştirak halinin sonucu olarak tereke üzerinde bir tasarrufta bulunmak veya terekeyi yönetmek islerlerse hep birlikte hareket edilecektir.

Mirasçılar ilgili terekenin tespiti ve Veraset ve İntikal Vergisinin belirlenmesi için yaptıkları başvurular sonrasında ortaya çıkacak mevcut borçları ve Veraset ve İntikal Vergisini ödedikten sonra vergi dairesinden alacakları vergi borcu yoktur yazısı ile malvarlığını intikale elverişli hale getirmiş olur.

Mirasçılar, terekenin belirlenmesi için başvurulan kurum ve kuruluşlara(Tapu Müdürlüğü, Trafik Tescil, Banka, A.Ş., SGK) veraset ilamları ve borcu yoktur yazısı ile giderek intikalin külli olarak devrini talep edebilirler. Devir işlemleri için tüm mirasçılar birlikte ilgili kuruluşa gitmelidir.

6- Terekenin taksimi

Mirasın mirasçılara geçmesiyle birlikte miras paylaşım gerçekleşene kadar mirasçılar arasında mirasın bütün hak, sorumluluk ve borçlarını kapsayan bir ortaklık meydana gelmiş olur. Mirasçılar mirasta bulunan malvarlığı değerlerini aralarında anlaşarak birbirlerine devredebilir. Bu devir işlemi iradi paylaşım denir ve herhangi bir şekle tabi değildir. Taraflar kendi aralarında bir miras sözleşmesi yapması durumunda aktif ve pasiflerin nasıl ve ne oranda devredileceği oy birliğiyle karar verilmelidir. Tüm mirasçıların katılımı ile hazırlanacak sözleşme yazılı olmalı ve oybirliği ile karar verilmelidir.

Paylaşım terekenin tamamını kapsamak zorunda değildir. Mirasçılar dilerlerse sadece bir taşınmaz için sözleşme yapıp terekenin kalan kısmı için daha sonra da tasarrufta bulunabilirler.

Mirasın iradi olarak veya sözleşme yoluyla paylaşılamaması durumunda murisin son ikametgâh yeri Sulh Hukuk Mahkemesinde ‘Miras Paylaşım Davası’ bir mirasçının talebiyle açılmalıdır.

Bu davayı açmak isteyen mirasçı Türk Medeni Kanunu gereğince miras ret süresini beklemesi gerekmektedir. Bu süre ölümü takiben 3 aydır.

Miras paylaşım davası bir mirasçı tarafından diğer mirasçılar hasım gösterilerek açılır ve herhangi bir zamanaşımı/hak düşürücü süreye tabi değildir.

 

MİRAS VE GAYRİMENKUL DAVALARI KAPSAMLI VE ÇOK YÖNLÜ BİR HUKUKİ SÜREÇ OLMASI NEDENİYLE UZMAN BİR AVUKAT VASITASIYLA YÜRÜTÜLMELİDİR.